Bildiğimiz gibi, günümüzün iş ortamı giderek daha değişken ve belirsiz hale geldi. Sürekli değişen dünyaya uygun stratejileri hızlı bir şekilde uyarlama ve uygulama ihtiyacı başarı için kritik öneme sahiptir. Bu belirsizlik, küreselleşme, teknolojik değişim, iklim değişikliği ve demografik değişimler gibi faktörlerin bir kombinasyonundan kaynaklanmaktadır; bunların hepsi birbirleriyle ilişkili olduğu gibi, pazar değişimler ve siyasi şoklarla, yani geleneksel belirsizlik kaynakları ile de etkileşime giriyor. Değişimdeki hızın yaşama yansıması ve bunu takip etmekte yeteri kadar hızlı olamamamız sonucu bu faktörler giderek artan bir şekilde değişken, belirsiz, karmaşık ve muğlak hale geliyor. Yani VUCA dünyasını geliştiriyor.
Aslında VUCA dünyanın başladığı günden bu yana var, ancak değişimdeki ivmenin artması sonucu biz bunu daha fazla hisseder hale geldik ve üzerimizdeki baskı çoğaldı.
Buna hızlı yanıt vermeye çalışan örgütler çeviklik kazanabilmek amacıyla çalışanları serbest çalışan, taşeron haline getirme işlemini hızlandırmaya başladılar ve buna geçiş olarak, pandeminin yardımı ile de uzaktan çalışmayı yaygınlaştırdılar.
Hızlanan değişim, neo liberalizmin yıkıcı baskısı, küreselleşme ve küresel tehditler (enerji, iklim vb.) sadece ülkeleri, örgütleri etkilemekle kalmadı, doğal olarak toplumu da etkileyerek sınıf yapısını değiştirmeye başladı.
Sanayi çağı beraberinde çalışma yasalarını ve bir sınıf sanayi işçisini getirdi. Yeni işçi sınıfı devlet, sendikalar ve sanayi mevzuatı tarafından korundu. Ancak, artık iş diye bir şeyin olmadığı bir çağa giriyoruz – sadece görevler – ve küresel prekarya iş güvencesi veya refah sistemi olmadan bu dünyada yaşamaya çalışmak zorunda.
Prekarya dünyanın en hızlı büyüyen sınıfıdır. 2025 yılında dünya nüfusunun %50’sinden fazlasının prekarya olarak yaşayacağı tahmin edilmektedir.
“Prekarya” derken neyi kastediyorum? Yeni yarı vasıflı işlerde çalışan ve hiçbir güvencesi olmayan, kısa süreli sözleşmelerle geçinen insanları kastediyorum. Gelecek ay ya da yarın maaşlarının ne olacağını bilmiyorlar, yarın bir işleri olup olmayacağını bilmiyorlar ve ne olacağını da bilmiyorlar.
Prekarya, kapitalizmin başlangıcından beri var olan büyüyen bir sınıftır. Onlara herhangi bir iş güvencesi sağlamayan işlerde çalışan ve işten çıkarmalar ve diğer sömürü biçimleri için tetikte olmak zorunda olan kişilerden oluşur:
Serbest çalışan işçiler
Müteahhitler ve serbest çalışanlar
Geçici işçiler
Günlük işçiler
Prekarya, umutsuz, geleceksiz yaşayan insanlar, zamanla giderek daha büyük ve etkili hale gelecektir. Prekarya, dünyanın en hızlı büyüyen sınıfıdır ve 2025 yılında dünya nüfusunun %50’sinden fazlasının temsil edeceği düşünülmektedir.
Gerçek şu ki, prekarya artık öğretmenlerin, avukatların, sağlık çalışanlarının ve gazetecilerin yanı sıra depolarda ve çağrı merkezlerinde çalışanları da kapsıyor. Prekarya o kadar çok hale geldi ki, bir sınıf olarak kendini hissetmeye ve hissetirmeye başladı.
Sonuç olarak, prekarya ve VUCA dünyadaki her bir kişiyi etkileyecek yeni bir modeldir. Kendinizi korumak için, eylemlerde bulumabilmeniz için, sistemin nasıl çalıştığını bilmek önemlidir. Prekarya ve VUCA hakkında neler düşündüğünüzü ve yorumlarınızı görmek, duymak, bilmek isterim.
3 Replies to “VUCA ve PREKARYA ve Yeni Küresel Model”