Kriz Anında Ayakta Kalmanın 5 Altın Kuralı: Şirketlerin Dikkat Etmesi Gerekenler

10-12 yıl öncesine kadar “Kriz Yönetimi” nden bahsederdik. Aslında son 10-2o yıldır yaşadığımız dünya ki buna VUCA dünyası diyoruz, sürekli olarak bize ufak tefek de olsa günlük krizler sunduğu için küçük krizler artık yönetim, “değişim yönetimi” konusunda olduğu gibi değişim ve kriz yönetimini de geniş ir şekilde günlük kavrama sığdırdı.

Artık ancak büyük boyutlu kriz ve transformasyonları “kriz yönetimi” ve “değişim yönetimi” olarak algılıyoruz.

Ülkemiz son yaşadığımız deprem felaketinde görüldüğü gibi “kriz yönetimi” nde sınıfta kaldı, hiçbir hazırlık ve alt yapının olmadığı tokat gibi suratımıza vurdu.

VUCA dünyasının giderek artan değişkenliği, belirsizliği, karmaşıklığı, muğlaklığı yetmezmiş gibi, “Küresel Riskler ve VUCA Dünyasıyazısında bahsettiğim kısa, ort ve uzun vadeli beklenen ve hatta olmaya başlayan küresel riskler var.

Son yıllarda sürekli yaşadığımız pek çok kriz, şirketlerin kriz yönetimi konusunda ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Krizlerin çıkması kaçınılmaz olsa da, şirketlerin doğru bir kriz yönetimi stratejisi ile bu durumları minimum hasarla atlatması mümkün. Bu nedenle, şirketlerin her zamankinden daha fazla kriz yönetimi konusuna önem vermeleri gerekiyor.

İşte şirketlerin kriz yönetimi konusunda dikkat etmeleri gereken bazı öneriler:

    • Planlama ve Hazırlık: Şirketler, potansiyel krizlerin belirlenmesi, değerlendirilmesi ve acil müdahale planlarının hazırlanması için zaman ayırmalıdır. Acil müdahale planı, kriz anında ne yapılacağı, kimin sorumlu olacağı, iletişim stratejisi, kriz sonrası toparlanma planı gibi konuları içermelidir. Şirketlerin kriz durumunda hazır olması, hasarın azaltılması ve müşteri güveninin korunması açısından son derece önemlidir.
    • İletişim: Kriz yönetimi sürecinde, doğru iletişim çok önemlidir. Şirketlerin kriz anında doğru ve hızlı bir şekilde bilgi vermesi gerekmektedir. Bu sayede, krizden etkilenen müşteriler, tedarikçiler ve diğer paydaşlar doğru bilgiye erişebilir ve endişeleri azaltılabilir. Şirketlerin kriz öncesi hazırlıkları kapsamında, iletişim planı hazırlamaları ve bu planın uygulanmasını sağlamaları önemlidir.
    • Kriz Sonrası Toparlanma Planı: Şirketlerin kriz yönetimi stratejileri, sadece kriz anında değil, kriz sonrası dönemi de kapsamalıdır. Şirketler, kriz sonrası toparlanma planları hazırlamalı ve bu planların uygulanmasını sağlamalıdır. Bu sayede, şirketler kriz sonrası dönemde de müşteri güvenini koruyabilir ve kriz sonrası toparlanmayı hızlandırabilir.
    • Şeffaflık: Kriz yönetimi sürecinde, şeffaflık son derece önemlidir. Şirketler, kriz anında gerçekleri saklamak yerine, doğru ve dürüst bir şekilde bilgi paylaşmalıdır. Bu sayede, şirketler güvenilirliklerini koruyabilir ve kriz sonrası dönemde toparlanmayı hızlandırabilirler.
    • Eğitim: Kriz yönetimi, her şirket çalışanının sorumluluğunda olan bir konudur. Bu nedenle, şirketler çalışanlarına sürekli eğitimler vererek geliştirmelidir.

Bir hatırlamakta yarar var diye düşündüm.

Leave a Reply