BU BİR KENDİMLE GURUR DUYMA VE KENDİMİ ÖVME YAZISIDIR

cityGeçenlerde bir milletvekilinin (gerçi kendisi örnek alınacak bir kişilik değil ama) lafı vardı, kendi bulunduğu yerde başkalarının anons edilip kendisinin anons edilmemesine çok kızmış ve etrafındakileri haşlarken “Nefis bu anons edilmek isteniyor,alkışlanmak istiyor ” demiş. Ben de geçenlerde bir tanıdığım ile yaptığım bir konuşmada bazı şeyleri hatırlayarak kendimle gurur duydum ve sizlerle paylaşarak “nefsimi körelteyim” dedim. Smile

Uzun yıllar ve değişik ülkelerde süren yöneticilik yaşamımda bir çok “ilk” i yapma, yapabilme şansım oldu ve bunları yaptıktan sonra düşündükçe kendimi çok şanslı buldum her zaman.

Bu hafta Arnavutluk’tan bir ziyaretçim vardı, sevgili Altin, Arnavutluk’ta Little Big ve Flo’nun temsilcisi, bir çok mağazası olan başarılı bir perakendeci arkadaşım. Buluştuk, çay, kahve içtik ve konuşmalar arasında Altin’in hem yakın çalışma arkadaşı hem de sevgili eşinin söylediği bir şey beni hem keyiflendirdi hem de gururlandırdı.

Arnavutluk çalıştığım süre profesyonellik yaşamımın en keyifsiz, verimsiz ve sıkıcı dönemlerinden biri oldu. “Cumartesi Sabahı Tiran Trafiğinde” başlıklı yazım Arnavutluk iş ve iş ilişkilerini anlatan bir yazıdır, “YÖNETİCİYİ ÖLDÜRMENİN 9 YOLU” başlıklı yazı ise oradaki işvereni anlatır. Bu yazıları okursanız o dönemin benim için neden en keyifsiz, verimsiz ve sıkıcı dönemlerinden biri olduğunu anlarsınız.

Buna karşılık gerek sosyal yaşamımda gerekese müşteri ilişkilerinde çok keyifli, değerli arkadaşlar dostlar kazandım ki Altin ve sevgili eşi bunlardan biridir.

2009 yılın Aralık ortasında açmıştık Tirandaki AVM’yi. Noel ve yılbaşı hazırlıkları yapıyoruz ve herkes 1 Ocakta AVM’nin kapalı olacağını varsayıyor, ben sürekli kiracılara açık olacağımızı söylüyorum. Onlarsa, “hayır kapatalım”, “hiç iş olmaz”, “Arnavutluk’ta yeni yılın ilk günü aile ziyareti yapılır, kimse bir yere girmez” havasında. Aynı tartışmaları daha önce başka ülkelerde, özellikle Bükreş’in ilk AVM’sini açtığım zamanda da yaşadığım için ben bastırıyor ve itirazları kulak arkası ediyorum.

Bu arada jurnalci kullanmayı çok seven işveren doğal olarak bu tartışmaları yakından takibediyor ve nihayet benle konuşmaya karar verdi. O da herkes gibi ve aynı gerekçelerle açmamam gerektiğini söylüyor, ben se açmam gerektiğini, en kalabalık günlerden birini yaşayacağımızı, insanların her yer kapalı olduğu için hiçbir yere gitmediklerini iddia ediyor ve açmak için direniyorum.

Bu tartışmalar günler sürdü ve iyice yıpratıcı bir hale geldi başka bir iş yapamaz oldum ancak direndim ve AVM’yi 1 Ocak günü açtım. O gün, ben işten ayrılana kadar yaşanan en kalabalık gün oldu, etkisi daha sonra da devam etti.

Nereden açıldıysa, Alin’in sevgili eşiyle o günleri konuşuyorduk ve bana, “Tufan Bey o gün en kalabalık gündü artık hep açılıyor ve en kalabalık günlerden biri oluyor” dedi. O zaman farkettim, Arnavutluk da da bir ilki yapmıştım ve ufak da olsa Arnavutluk perakendecilik tarihin bir köşesinde kimsenin hatırlayıp bilemeyeceği bir imzam var.

Aynı şekilde Türkiye, Azerbaycan, Romanya ve Montenegro’da da yaptığım bazı ilklerin olduğunu düşünmek hem keyif verdi hem de gururlandırdı beni.

Leave a Reply