Evet, hayatta kalmanın bile yeterli olduğu zor dönemlerden geçiyoruz iş hayatımızda, hatta yaşamımızda. Bazen bunu söylemek yapmaktan daha kolay olabiliyor.
İş yaşamımızda hayatta kalma şansımızı artırmak için yapabileceğimiz bazı öncelikler düşünmekte yarar var.
Durum değerlendirmesi, ardından iş planımızı yani stratejik eylem planımızı yapmak ve nakit akım tablomuzu yakın takibe almak gibi.
Genellikle bu gibi zor durumlarda dürtülerimizle yol almayı seçeriz. Bunun yerine tüm seçenekleri belirlemek ve olası senaryoları ortaya çıkarmak, bunları elimizdeki verilerle doğrulayarak yol haritamızı çizmek gereklidir.
Elimizdeki verileri kullanmadan önce doğrulamak gereklidir, ancak bu doğrulamayı en güvenli bir şekilde yaptıktan sonra kullanmamız doğru olur.
Elimizdeki verilerin doğruladığı en olası senaryoyu göz önüne alarak orta vadeli hedefler belirlemek ve bu hedeflere varacak bir eylem programı yaptıktan sonra iş planımızın ”Nakit Akım Tablosu”nu çok dikkatli bir şekilde hazırlayarak önümüzü görmeye yardımcı olabiliriz.
Varsayımlarınız ne kadar doğru olursa, iş planımız o kadar iyi olur. Planımızın değişen bir duruma uyum sağlayabilecek ve hızlı bir yanıt için yeterince esnek olacak şekilde tasarlandığından emin olmamız gerekir. Bu planınızı önde gelen rakiplerin yaptıklarıyla karşılaştırmak ve en iyi uygulamaları benimsemek düşünülebilir.
Doğru bir nakit akım analizi yapabilmek, hayatta kalmak için kritik bir unsurdur. Tipik olarak kriz zamanlarında, nakit girişleri, ya tamamen durmaları ya da önemli ölçüde yavaşlamaları nedeniyle bizi zorlar. Nakit akışının gelmesini sağlamaya çalışırken, yapılabilecek birkaç şey vardır. Bazı işletmeler, iş modellerini mevcut duruma göre uyarlarlar.
Örnek olarak, Covid-19 karantina kısıtlamaları sırasında birçok restoran operasyonlarını kapatmak zorunda kaldı ve açılmasına izin verilenler sosyal mesafe ve diğer güvenlik protokollerini takip etmek zorunda kaldı. Bu, daha düşük oturma kapasitesi ve kullanıcı sayısında önemli bir düşüşle sonuçlandı. Kayıp satışlarını artırmak için, ayakta kalmaya yetecek kadar nakit akışı yaratabilmek için paket siparişleri ve yemek dağıtım hizmetine girdiler.
Nakit çıkışı tarafında, insanlar ve işletmeler kendi imkanları dahilinde yaşamak zorundadır. İşlerini kaybeden insanlar için, başka bir iş veya yeniden faaliyete geçtikleri şirketler için çalıştıkları şirketleri bulana kadar kemerlerini sıkmaları ve tasarrufla geçinmeleri gerekir. Gelir kaynakları olmadığından, arabaları ve evleri için aylık gerekli ödemeleri yapamadılar, dışarıda yemek yemek gibi lüksleri olamadı ve çocuklarının eğitimi için bile ödeme yapamaz hale geldiler. Yani bu zor zamanlarda, hangi harcamalara öncelik verileceğini bilmek şarttır.